2. Onlar ilk önce Tanrı'nın ulusunun gitmesini
önleyememişlerdi, Bu gidişi çabuklaştırmışlardı, Ama sonra
düşüncelerini değiştirip bu ulusu izlemişlerdi.
3. Gerçekten yasayı tanımayanlar yas tutup dinsel törenler
yapıyor, Ölülerinin mezarlarında ağlıyorlardı. Ama akıllarında
çılgınca yeni bir plan tasarladılar, Gitmesi için yalvardıkları
ulusu Kaçakmış gibi izlemeye koyuldular.
4. Onlara yaraşır bir yazgı böyle davranmalarına neden
oldu Ve önceden olup bitenleri onlara unutturdu, Böylece
çektikleri tüm acılara önemli bir ceza eklenmiş oldu.
5. Senin ulusun doğaüstü bir yolculuk yaparken, Onlar
olağanüstü bir ölümle karşılaştılar.
6. Çünkü çocuklarını tüm kötülüklerden korumak
için Buyruklarını yerine getiren tüm evrene, Doğaya bu kez
yeniden biçim verildi.
7. Bulut kamp kurulan yeri gölgeliyordu, Eskiden su olan
yerde kuru toprak oluşmuştu, Kızıldeniz* engellenmeyen bir yol durumuna
gelmişti, Fırtınalı deniz artık yeşil bir ovaydı.
8. Senin elinde korunan ulusun tümü Şaşırtıcı doğaüstü olaylara
gözünü dikip baktı ve karşı tarafa geçti.
9. Çayırda otlayan atlar gibiydiler, kuzular gibi
sıçrıyorlardı, Onları kurtaran Tanrı'ya şükrediyorlardı.
10. Kendileri sürgündeyken süre gelen olayları Şimdiye dek
anımsıyorlardı, Toprakta hayvanlar yaşamıyordu, yalnızca sivrisinekler vardı,
Irmak, balık değil de sayısız kurbağa boşaltmıştı.
11. Ardından açlık duygusunun dürtüsüyle, Lezzetli besin
istedikleri zaman, Kuşların yeni bir yöntemle doğduğunu gördüler,
12. Onları doyurmak için denizden bıldırcınlar geldi.
13. Ancak, cezalar suçluların üzerine yağmur gibi yağdı, Güçlü gök
gürlemesi onları önceden uyarmıştı. İşledikleri suçlar için haklı olarak acı
çektiler, Çünkü yabancılara karşı güçlü bir tiksinti göstermişlerdi.
14. Ötekiler tanımadıkları kişileri iyi karşılamamışlardı*, Ama
onlar konukları ve onlara iyilik eden kişileri tutsak ettiler.
*Burada sözü edilen Sodom Kenti 'nin halkıdır (bkz. Yar. 19).
*Burada sözü edilen Sodom Kenti 'nin halkıdır (bkz. Yar. 19).
15. Üstelik ötekiler -bu da övülmeye değer-Yabancılara karşı
başından beri düşmanca davranmışlardı.
16. Onlara gelince, ulusunu şölenlerle karşıladılar, Ona
kendileriyle eşit haklar tanıdılar, Ardından ulusunu zorla çalıştırdılar.
17. Böylece onların hepsi kör oldu, Erdemli kişinin* kapısında
tıpkı ötekilerin durumu gibi oldu. O süre içinde çevrelerini zifiri bir
karanlık kaplayınca, Tümü birer birer el yordamı ile kendi kapılarını arayıp
buldular.
*Burada sözü edilen 'erdemli kişi' Sodom'daki Lut Peygamber'dir.
*Burada sözü edilen 'erdemli kişi' Sodom'daki Lut Peygamber'dir.
18. Böylece öğeler niteliklerini değiş tokuş ettiler, Tıpkı bir arp
üzerinde notaların ritim değiştirmesi gibi. Ama bu süreç içinde ses rengini
koruyarak Olayları irdelersek bu durum açıkça görülür.
19. Toprakta yaşayan yaratıklar suda yaşar oldu, Suda yüzen
yaratıklar toprakta oluştu*.
*"Toprakta yaşayan yaratıklar" İsrailliler ve sığırları simgeler, "Suda yüzen yaratıklar" kurbağaları simgeler (bkz. 16:1; Çık.8:1-15).
*"Toprakta yaşayan yaratıklar" İsrailliler ve sığırları simgeler, "Suda yüzen yaratıklar" kurbağaları simgeler (bkz. 16:1; Çık.8:1-15).
20. Ateşin özelliği suda arttı, Su da ateşi söndürme yeteneğini
yitirdi.
21. Öte yandan alevler, ateşe dalmaya cesaret eden En zayıf
hayvanların etini kavurmadı, Alevler o güzel besini de eritmedi, Oysa o besin
kırağı gibi kolayca erirdi.
22. Evet, Rabbim, tüm ulusunu olağanüstü ve görkemli yarattın,
Kesinlikle onu değersiz saymadın, Türlü durumlarda ve sürekli olarak ulusuna
destek oldun.